İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komitesi Başkanlığına ve meclis üyeliğine yeniden seçilen, Erhan Hoşhanlı, "Habergold.com” a yapmış olduğu açıklamada, 22 Mayıs seçimlerini değerlendirdi.
Çok sektörde olduğu gibi bizim sektörde de, hem ticari şartların getirdiği tıkanmalar, yasaların eksik olması gibi sebeplerden kaynaklanan, yasal ve piyasa sorunları var. Bunların en önemlisini yasal anlamda sorunumuzu, kıymetli taşların ithalatında uygulanan %20 lik ÖTV’nin varlığı ile ilgili… Sektörümüz hem uluslar arası sermaye ile, haksız rekabetle karşı karşıya kalması, hem de bu tür ağır bir vergilendirmeden dolayı karşı karşıyla kaldığı, kayıt dışılığa sektörümüzün itilerek, kurumsallaşmanın geciktirilmesi ve engellenmesi gibi bir sorunumuz var.
Dolayısıyla en önemli gözüken bu
sorunun en kısa zamanda, hükümetinde takdir ve bilgisi dahilinde çözülmesini
ümit ediyoruz. En önemli sorunumuzu bu olarak görüyoruz. Bunun dışında
sektörümüzde, ikinci sorun olarak düşündüğümüz, eğitimli olarak "ara
elemanların yetişmesi” sorununu görüyoruz.

Erhan Hoşhanlı Kim?1976 yılında başladığımız meslek hayatımıza 37 yıldır devam
etmekteyiz. Baba mesleği olarak kuyumculuğa çıraklıktan başladık. Malatya’da da
üretici boyutumuz vardı. 20 yıldır da İstanbul’dayız. Burada da üretim,
ihracat, toptan, perakende anlamında ticari faaliyetlerimiz oldu. Uluslararası
fuarlara katılımlarımız oldu.
İstanbul da kapalı çarşıda bir ticaretimiz başladı. Bir müddet sonra da, üretim, ithalat, ihracat ve perakende ticaretimiz oldu. 2008 yılında da Amerika da ticaretimizi başlattık. Orada ofis açtık. Amerika’nın bütün eyaletlerini kapsayan bir pazarlama ekibi kurduk. Kuyumcu olarak orada faaliyetlerimizi sürdürdük.
İstanbul da Ticaret odasındaki görevimizi 2000’li yıllarda ticaret odasındaki komite başkanlığı görevimize başladık. Daha sonrada meclis üyeliği olarak devam etti. Şimdide 22 Mayısta yapılan, bu son seçimlerde de, komite başkanlığı ve meclis üyeliği görevini sektör olarak almış olduk.

37 yıllık meslek hayatımızın, ilk 18-20 yılımız Malatya da geçti. Daha sonraki dönemlerde İstanbul da faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. İlk İstanbul da kapalı çarşıda başladık, daha sonra da kuyumcukent’e geldik. Üç yıldır da, kuyumcukentteyiz…
Malatya da baba mesleği olarak kuyuculuğa başladık. Altı yaşında itibaren sektörün içindeyim. Yaklaşık 50 senedir kuyumculuğun içerisindeyiz. Malatya a bulunduğum dönem içerisinde iki dönem Malatya kuyumcular odası başkanlığını yürüttüm. Malatya da başkanlık dönemimde de, özellikle altın ayarına ait dikkat ve sarrafiye ürünlerini, düşük ayarlı altınla mücadele ederek, piyasa da o dönem var olan, ikinci baskı sarrafiye ile mücadele ettik. Kötü niyetli insanların bu sektörde faaliyetlerini kısıtlayıcı çalışmalar başlattık. Ve gerçekten Türkiye çapında ses getirdik. Bizim çalışmalarımızı örnek alınacak diğer illere de örnek olduk.
İstanbul’a geldiğimde sektör kurumalarına bir duyarsızlığın var olduğunu olduğunu gördüm. İnsanların genel itibari ile bizim bir temsilcimiz var, bu nedenle de bizim bir şey yapmamıza gerek yok gibi bir anlayışı fark ettim.
Sektöre, kurumlarımıza yönelik ilginin aratması noktasında, arkadaşlarımızla birlikte, önce kuyumcular odası duyarlılığını, sonrasında da İstanbul ticaret odasına duyarlılığın artması için birlikte çalışma yaptık.