Fuar da "Habergold.com”un sorularını cavaplayan, İpek
Yolu Silver Yöntim Kurulu Başkanı İbrahim Kaygısız; " Fuar’ın çok başarılı
geçtiğini, "Arpa eken buğday biçmez, buğday eken mısır
biçmez, hiç ekmeyen de bir şey biçmez” dedi. Biz İpek Yolu olarak, 25-30 yıldır bu fuar’a katılıyoruz. Bu
fuar 2012 yılına göre daha organize ve tanıtımda iyi yapılmış. Bu yüzden ciddi
yabancı alıcılar var. Geçen yıl ile, ciddi ciddi bir fark görüyoruz. Şu an da,
bu fuarda gerek sipariş bazında, gerekse ellerindeki stokları eritme
bazında, ciddi işler yapıyorlar. Fuar
iyi geçiyor.
Fuar’a gelenler yurt dışı ağırlıklı, zaten bu uluslar arası
bir fuar. Onun için de, şu anda, dünya’nın
her yerinden müşteri var. Mesela geçen yıllarda biz, çok Amerikalı müşteri, çok Brezilyalı,
Portekiz güney maldiv ülkelerinden çok müşteriler görmezdik. Bu fuarda, Latin Amerika,
Hindistan, Uzak doğusu geldi, Avrupa kısıtlı geliyordu, Avrupa ciddi ciddi
geldi. Bu yüzden fuar da gözle görülür bir canlılık var, İnşaallah bu, atölyelerin,
fabrikaların çalışmasına, siparişlerine yansıyacak, ülkedeki işsizliğe ciddi
bir katkı sağlayacak. Ciddi bir döviz girdisi sağlayacak. Bu yüzden, hem
ülkemiz adına, hem de sektörel baz da, inşallah güzel şeyler oluyor bu fuarda.
Şu anda fuar’ın ortasındayız, belki de fuar’a katılanlar işlerini bitiremeyecekler,
sipariş yazmaya ya da stokları satmaya, fuar’dan sonra da devam edecekler. Onun
için ben güzel bir fuar diyorum.Ayrıca, bu talebi karşılama noktasında, az önce bazı banka
yetkilileri ile birlikteydik. Ben onlara dedim ki, " Arpa eken buğday biçmez, buğday
eken mısır biçmez, hiç ekmeyen de bir şey biçmez” dedim. Yani ikimizde
tarlaya giderken, ben daha önceden tohum ekmişim, gübre atmışım, ben ekini
hasat etmeye gidiyorum. Sen hiçbir şey ekmemişin, sen de benimle beraber
geliyorsun. Dönüşte arabama ben ne ekmişim, hasat etmişim onu doldurmuşum.
Senin araban boş, üzüntülü bir şekilde geliyorsun, yolda sana sorduklarında,
nasılsın dediklerinde, yahu benim ekinim
yoktu… Yahu kardeşim, sen ekmedin ki, hasat edesin. Yani işin espirisi bu..
Şimdi bu fuar’ların beş yıl öncesinden günü belli, şimdi sen
firma olarak hiçbir hazırlığın olmamış, fuar gününü beklemişin, fuar günü
gelmişin, fuar’a katılmışın, ondan sonra bu fuar da sen diyorsun ki, benim
standıma alıcı gelmiyor. Gelirse de tatminkar bir şey satamıyorum. Sonra da bu
fuar’dan memnun değilim diyorsun. Tamam da, senin bu fuar’a bir hazırlığın
olmamış ki, ama biz bu fuar’a, kendi firmam adına konuşursam, biz altı ay
öncesinden hazırlanıyorduk, altı ay öncesinde, hangi ürünümüzü standın hangi
köşesinde sergileyeceğimiz belliydi. Biz dersimize iyi çalıştı, altı ay
öncesinden, ne satacağımızı, ne kadar satacağımızın hesabını yapıp geldik
buraya… Şu anda sizin de gördüğünüz gibi, biraz daha gelseler cevap
veremeyeceğiz. Sıra yazacak duruma geldik. Ama dediğim gibi altı ay önce
hazırlandık.Şayet fuar’dan memnun değiliz, iş yapamıyoruz diyorlarsa, o
tamamen kendilerin suçudur. Çözüm önerisi de, bu fuar’dan ders alacaklar, bir
daha ki, fuar’a iyi çalışacaklar.

