Önce sanat eseri sonra yüzük

Kuyumcular; üretimde zaman zaman hayallerin bile erişemeyeceği eserlere imza atıyorlar. Ülkemizin genç ve dinamik mücevher markası Zergeran, son tasarımlarında adeta Dünyayı yüzüğün içine sığdırdı.

Kurulduğu kısa zaman içerisinde özgün tasarımlarıyla ve yüksek kaliteli el işçiliğiyle dikkat çeken Zergeran, minyatür sanatını pırlantalı yüzükleriyle birleştirdi. Hayal bile edilemeyecek bir tarihi eserin, yüzüğünüz içinde olduğunu düşünün. Hayallerin ötesine geçme düşüncesiyle yola çıkan Zergeran, minyatür el sanatının ustalarıyla kendi bünyesindeki kuyum ustalarını biraraya getirdi. Ortaya; son derece çarpıcı, birbirinden güzel bir benzeri olmayan yüzükler çıktı.

Zergeran Ürün Müdürü Merve Bedir; hayalle başlayan bir projenin gerçeğe dönüşüne tanıklık ettiklerini, bu yüzüklerin yüzükten önce birer sanan eseri olarak kabul edilmesi gerektiğini ifade etti. Bedir; Zergeran’ın genç ve dinamik bir marka olarak, tasarıma verdiği önemi vurgulamak adına bu projeye imza attığını vurgulayarak; "Gerçekten bir Ayasofya’nın bir Taç Mahal’in yüzüğün içine sığdırabilmesi bize de ilk başta çok ütopik geliyordu. Ama işinin uzmanı minyatür sanatçılarıyla değerli kuyum zaanatkarlarını biraraya getirince hayalin gerçeğe dönüşmesine tanıklık etmiş olduk” diye konuştu.

Tamamen doğal taşlar kullanılarak tarihi eserlerin minyatür kopyalarının titiz bir el işçiliği ile ortaya konduğunu kaydeden Bedir; "Bu çalışmada adeta yüzüğü tuvale çevirdik. Yüzüğün üzerinde tarihi eserin ambiyansını birebir yansıtmaya çalıştık. Taç Mahal yüzüğümüzde, Taç Mahal’e giden yoldaki suyu pırlantalarla, çevresindeki ağaçları zümrüt ile anlatmak istedik” dedi.

Mimarsinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi minyatür sanatçılarıyla ortak gerçekleşen projede, ortaya çıkan yüzükler sadece birer adet üretildi. Yurtiçinde olduğu kadar yurtdışında da büyük ilgi gören "Hayal ötesi” koleksiyonu yeni modelleriyle genişlemeye devam edecek.