İAR Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç'ın 4.Uluslararası Altın Zirvesinde Konuştu

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ev sahipliğinde, 20 Haziran Perşembe tarihinde Çırağan Sarayında gerçekleştirilen "4. Uluslararası Altın Zirvesi" yaptığı konuşmada, zirve katılımcılarına ve etkinlik kapsamında düzenlenecek oturumlara ilişkin bilgiler verildi.

İstanbul Altın Rafinerisi Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç ev sahipliğinde, 20 Haziran Perşembe tarihinde Çırağan Sarayında gerçekleştirilen "4. Uluslararası Altın Zirvesi" yaptığı konuşmada, zirve katılımcılarına ve etkinlik kapsamında düzenlenecek oturumlara ilişkin bilgiler verildi.

- İstanbul Altın Rafinerisi Başkanı Halaç:

"Altın bankacılığı kapsamında bankalar ile kuyumcular karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor, "

Özellikle bir kaç oda başkanı, seçim yatırımı ya da koltuk sevdası gibi nedenini tam bilmediğimiz

bir amaçla buna karşı çıktılar, demeçleriyle insanların akıllarını ve midelerini bulandırdılar"

Zirvenin henüz dördüncü kez düzenleniyor olmasından duyduğu üzüntüyü dile getiren Özcan Halaç, etkinliğin sadece mücevharat ya da takı odaklı değil altın konseptli olduğunun altını çizdi.

Halaç, zirvede altının toprak altından çıkıp bireysel ya da kurumsal yatırımcıya kadar ulaşmasına kadar geçen sürecin irdeleneceğini belirterek şunları anlattı:

Zirveyi asıl yapması gereken kuruluşların başkaları olduğunu belirten Halaç, "Gönül ister ki bu zirveyi sektörün odası yapsın, sektörün ihracatçılar birliği yapsın veya sektörün bir kurumu yapsın... Ama şimdiye kadar böyle bir şeyi üzerine almamış bu kurumlar hala da almış değiller, bu sene yapmak yine bize düştü" dedi.

Halaç, yastık altı altınların ekonomiye kazandırılması kapsamında bankacılık sektörünün rolü hakkında gelen soruya şöyle yanıt verdi:

"Üzerinde uzun süredir çalışılan ve gündemi meşgul eden altın bankacılığı kapsamında bankalar ile kuyumcular karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor. Altının yastık altına gitmesi o paranın ekonomiden kaçırılmasıdır, altın bankada olduğu zaman ekonominin içine giriyor, biz bu yüzden altın ekonominin içine girsin diye çaba gösterdik. Ama özellikle bir kaç oda başkanı, seçim yatırımı ya da koltuk sevdası gibi nedenini tam bilmediğimiz bir amaçla buna karşı çıktılar. Başta bu işin hiç yapılmaması için uğraştılar. Daha sonra tamam yapılsın ama kuyumcular kanalıyla yapılsın dediler. Bankalar Kanunu'nda mevduatı ancak bankaların topladığı yer alır. ve bu mevduat toplama işinin banka şubelerinden yapılması gerekir. Bunu oda başkanları bilmesine rağmen kuyumcularla bankacıları karşı karşıya getirmek amacıyla demeçleriyle insanların akıllarını ve midelerini bulandırdılar. Ama vatandaş doğruyu anlayıp gerçeği görüyor. Onların bu tavrı bir yandan da vatandaşın getiri elde etmesine engel olmak gibi bir şey. Zaman içinde bu sıkıntılar aşılacak. Daha önce 50 bin liraya kadar sigortalıydı artık 100 bin liraya kadar sigortalı."

Yastık altında tahmini 5 bin ton altın olduğunu dile getiren Halaç, bu altınların çözülmesinin sağlanması için üst mercilere sundukları çalışmayı şöyle anlattı:

"Amaç eğer yastık altındaki altınların çıkarılması ise, o zaman Merkez Bankası bankalardan munzam karşılığı olarak kabul ettiği altının belli bir miktarının vatandaştan gelmiş olmasını zorunlu kılsın. Örneğin herhangi bir bankadan 1 ton altın alıp karşılığında Türk Lirası verecek, o zaman Merkez Bankası çıkıp 'Bana vereceğin bu 1 ton altının yüzde 30'u 40'ının halktan toplanmış olması gerekiyor.' Bu durumda bankalar halkın elindeki altınlar için yoğun çalışma ve kampanyalar başlatacaklar. Bu durumda yüzde 1 faiz veriyorlarsa bu oran 4'lere 5'lere çıkabilecek. Bu da halkı daha çok teşvik edecek. Böyle bir uygulama için biz üst makamlara talepte bulunduk şu an değerlendiriliyor."

Ürettikleri gram altın hakkında da bilgiler paylaşan Halaç, bunun çok yeni bir ürün olduğunu önümüzdeki dönemde kendisine daha çok yer edineceğini, daha çok kullanım alanının olacağını söyledi.

Özcan Halaç, Darphane'de grev kararı alınmasına ilişkin de, "Grevin zamanlaması çok kötü ancak Ramazan ayına denk geliyor olması nedeniyle piyasaya çok etkisinin olacağını düşünmüyorum, en kısa zamanda çözülmesini umut ediyorum" ifadelerini kullandı.

Merdiven altı üretim ve damgasız üretimlerle ilgili yasaların kesinlikle yeterli olmadığını, cezaların ağırlaştırılması hatta gerekirse kalpazanlığa sokulması taraftarı olduklarını dile getiren Halaç, geçmişine bakılmaksızın isteyen herkesin kuyumcu açabildiğini bu anlamda kuyumculuk kanununa ihtiyaç olduğunu belirtti.

-"Bu sene içinde antrepomuzun açılışını yapacağız ve Türkiye'de ilk altın antreposu olarak faaliyet göstereceğiz"-dedi