Bu bölümde okuyanların işi hazır

Anadolu’nun mineral zenginliği ve tarih boyunca farklı uygarlıkları bünyesinde barındırması, çok zengin ve eşsiz bir takı kültürüne sahip olmasını sağladı. Yakın tarihe kadar takılar, babadan oğula geçen tecrübe ve bilgiye dayanarak kuyumcu atölyelerinde üretilirdi. Ancak talebin giderek artması ve küresel rekabet, ülkemizde de teknolojiye dayalı takı üretimi ihtiyacını doğurdu. Artık Türkiye, takıda da dünyanın sayılı ülkeleri ile rekabet eder noktaya ulaştı ve hatta altın takı üretiminde ilk 5 ülke arasına girmeyi başardı. Anadolu’nun zengin takı kültürünün bu sıçramadaki payı elbette ki büyük. Mücevherat sektörünün imalat hacminin hızla artması, yetişmiş eleman ihtiyacını da gündeme taşıdı.

DÜNYADA TEK

Bu aşamada devreye İstanbul Ticaret Üniversitesi girdi. İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi, İstanbul Kuyumcular Odası ve sektörün ileri gelenlerinin isteği üzerine 2010 yılında Türkiye’de ve dünyada ilk kez Mücevherat Mühendisliği Bölümü açıldı. Bölüm hâlâ dünyada tek olma özelliğini sürdürüyor.

EĞİTİM İNGİLİZCE

İstanbul Ticaret Üniversitesi Mücevherat Mühendisliği Bölümü’nde 70 öğrenci eğitim görüyor. Öğrenciler mühendislik derslerinin dışında, kuyumculuk atölye ya da fabrikalarında üretim-imalat sorumlusu mühendis olmak için İngilizce birçok ders alıyor. Bunların arasında uluslararası finans, gemoloji, metalurji ve malzeme bilgisi, 3D mücevher tasarımı, imalatta otomasyon ile elmas ve renkli taşlar gibi dersler var. Bölüm, her yıl iki defa uluslararası mücevher fuarına katılıyor. Mücevherat Mühendisliği Bölümü bir yandan nitelikli mühendisler yetiştirirken, uzman öğretim üyesi kadrosuyla Ar-Ge ve verimlilik konularında da sektöre yardımcı oluyor.

KONTENJAN ARTIRILDI

Sektörün bölüm öğrencilerine yoğun talep göstermesi nedeniyle, yıllık kontenjan iki katı yükseltilerek 40’a çıkarıldı. Böylece meslek liselerinden kuyumculuk mezunu öğrencilerin, bölüme daha rahat girebilmelerine imkan sağlandı. Mücevherat sektöründe yetişmiş mühendis açığı fazla. Bu nedenle de bölümde eğitim gören öğrencilerin işleri şimdiden hazır. Mücevherat mühendisliği, işsizlik yaşanmayan tek mühendislik alanı olarak göze çarpıyor.

İnovasyon yeteneği kazandırıyor

Mücevherat, malzeme, metalurji, maden-jeoloji, makine ve tasarım bilimlerini kapsayan disiplinler arası bir alan olarak dikkat çekiyor. 4 yıllık lisans programı, mücevherat alanında bilimsel ve çağdaş teknolojilere dayalı üretimi hedef alan bir imalat mühendisliği programı. Öğrenciler, sadece üretim yöntemlerini değil, uluslararası normlara göre doğal ve sentetik mücevherat malzemelerinin tanımlanması ve sınıflandırılmasını da öğreniyor. Kuyumculuk alaşımlarını geliştirme ve sentetik malzemelerin üretimi alanında araştırma, geliştirme ve inovasyon yetenekleri kazanıyor. Mücevherat mühendisleri, mücevherat sanayinin yanı sıra sentetik kristal üretim ve Ar-Ge birimlerinde, uluslararası mücevherat sertifikasyonu, ticareti ve ekspertiz alanlarında çalışma imkanına da sahip.

Taşların tılsımını duyuyorlar

İstanbul Ticaret Üniversitesi bünyesinde Türkiye’de tek olan Değerli Taş Kesim Atölyesi de bulunuyor. Ayrıca Kuyumcukent’te kurulu Uygulama ve Araştırma Laboratuvarı’nda da kuyum sektörünün ihtiyacı olan teknik bilimsel çalışmalar yapılıyor. Ağırlıklı olarak Kuyumcukent çalışanlarından oluşan kursiyerlere de Bilgisayar Destekli Mücevherat Üretimi (Matrix7.5) eğitimi ile mücevherat tasarımı ve çizim teknikleri eğitimleri veriliyor. Pırlanta laboratuvarı da Türkiye’nin bu alandaki ikinci laboratuvarı olma özelliğini taşıyor. Yeni açılan Değerli Taş Kesim Atölyesi’nde işitme engelli gençlere yönelik Taşların Tılsımını Duymak projesi de yürütülüyor. Mücevherat İhracatçıları Birliği ve İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteklediği projenin ilk kursiyerlerinin eğitimleri devam ediyor.

Sınavların stresini sürprizlerle yeniyorlar

İstanbul Ticaret Üniversitesi, öğrenci dostu uygulamalarıyla yeni bir akım başlattı. Üniversite yönetimi, mütevelli heyetinin de desteğiyle özellikle sınav dönemlerinde, ders çalışmak için gece okulda kalan öğrencilerine çeşitli sürprizler hazırlıyor. Güz dönemi vize sınavları boyunca Sütlüce Yerleşkesi kütüphanesini gece 24.00’e kadar, çalışma odalarını ise 24 saat açık tutan üniversite, öğrencilere ücretsiz simit ve meyve suyu dağıttı.

Final döneminde sürprizlere yenileri eklendi. Sütlüce kütüphanesi ve okuma salonu final sınavları boyunca 24 saat açık tutuldu. Öğrencilere sınav öncesi çikolata dağıtıldı. Gece ders çalışan öğrenciler de unutulmadı ve ücretsiz simit, poğaça, çay ve kahve servisi yapıldı.

Ancak asıl sürpriz finallerin bitimine iki gün kala yaşandı. İstanbul’daki kar yağışını da fırsat bilen üniversite yönetimi, Sütlüce ve Küçükyalı Yerleşkeleri’ndeki öğrenciler için bahçede mangal partisi yaptı. Öğrenciler, menüsü sucuk-ekmek olan ve kar yağışı altında gerçekleştirilen bahçe partisine yoğun ilgi gösterdi.

Öğrencileri bahar döneminde de farklı sürprizler bekliyor.