Darphanede Neler Oluyor?

Dünya piyasalarında dönem dönem farklı enstrümanlar prim yaparken, bazılarında ise dönemsel olarak çıkış yapıldığından düşüş yaşanmaktadır.

Dünya piyasalarında dönem dönem farklı enstrümanlar prim yaparken, bazılarında ise dönemsel olarak çıkış yapıldığından düşüş yaşanmaktadır. Bu hareketlilikler aynı yönde on yılı aşkın sürebilmekte. 1980’den sonra altın 1999 yılına kadar uzun süre düşük seyretti. Daha sonra yükselişe geçen altın fiyatları 2010 yılında ise rekor seviyeye ulaştı. Son günlerde ise tekrar düşüşe geçen altın fiyatları neticesinde yurt içinde vatandaşın alım yönünde talepleri iki katın üzerine çıkmış oldu.

Altın, tasarruf için en az risk taşıyan, aynı zamanda döviz fiyatını da içinde barındıran bir yatırım aracı olduğundan dövize de alternatif teşkil ederek küresel rezerv paraların yerel para birimlerinin değer kaybından altın alarak korunma yolu da uzun yıllar denenmiştir. Ne var ki, son üç aydır Türkiye’de farklı bir sıkıntı insanların altına ulaşmasında zorlanıyor veya değerinin çok üzerinde almak durumunda kalıyor.

Türkiye’de faize bulaşmak istemeyen, borsa oyunlarını bilmeyen, krizlerde ve dar günlerinde kendini korumak isteyenlerin tek tasarruf aracı olan altın (sarrafiye), bu günlerde iç piyasalarda pek bulunamıyor. Yurt dışına göre iç piyasalarda külçe altın fiyatları yüksek seyrediyor. Fiyatın yüksek olmasının sebebi iç piyasada dengenin fiziki talep yönünde bozulmasıyla gelen ithalat maliyetleri.

Tasarruf amaçlı olan sarrafiye altınları; cumhuriyet, ziynet tam, yarım ve hediyelik çeyrek gibi sikkelerin basım yetkisi özel yasayla Darphane tarafından basılıp piyasaya sürülmektedir. Normal şartlarda Darphaneye salı günü sipariş edilen altınlar basılıp aynı haftanın perşembe günü teslim alınırken, bu sistem bu günlerde bozuldu ve bu süre bir aydan daha fazlaya çıktı. ‘Talep artışı olduğu, siparişlerin yetişmediği’ açıklamaları yapılsa da neticede vatandaş bu durumdan zarar görmektedir. Darphane ülkemizin en köklü kuruluşlarından biridir. 1467 yılına kadar uzanan tarihi geçmişi bulunan ve 1967 yılında ise Beşiktaş’taki yerine yerleşen Darphane, hem madeni para hem de altın sarrafiye basımına devam etmektedir.

Son yıllarda ülkemizin gerek özel sektörü gerekse devlet kuruluşlarında dünyaya ayak uydurma, teknolojik yenilenme ve bilişim gibi alanlarda ilerleme olduğu görülürken nedense devlet kurumlarından en çok karlılığı olan, tamamen fason siparişle çalışan bir kuruma daha çok ihtiyaç duyulduğu bir dönemde, kurum çalışmıyor/çalıştırılmıyor. Bugünden itibaren Darphane çalışanlarının grev kararı almış olması böyle stratejik bir kurumun iyi yönetilemediği de tescillemiş oldu.

Kapalıçarşı’daki esnafların konuştuklarını buraya yazmaya kalkışırsak bunun altından kimse kalkamaz. 130 liralık çeyrek altını 145 liraya vatandaşın almasına sebep olan ‘kumpas’ın bir an önce farkına varılması ve karaborsacılığın önüne, Darphanenin bağlı bulunduğu Hazine ve Başbakanlık tarafından geçilmesi gerekmektedir.

Ülkemizde özelleştirme öncesi kurumların yıpratılması, zarar ettirilmesi, gözden düşürülmesi çalışmalarına çeşitli defalarca şahit olduk. Umarız bu kurum içinde aynı akıbetle karşılaşmayız. Şayet bu sıkıntının ardından ‘özelleşme’ nidaları yükselirse Devletin ‘Yetkileri’ni özelleştirme yoluyla devretmek isteniyor, karmaşa ve karaborsacılık daha da artıyor demektir.